Bebekle Beyrut Tatili

Yine kalk gidelim aklımızla başladı minik tatilimiz.

Aklımız İran'dayken kendimizi Beyrut'ta buluverdik. İran için giyim kuşam kısıtı olduğundan ne 30 dereceyi aşkın sıcaklarda şal ve uzun giysiler giymek, ne de Bulgaristan'da uzun ince giysiler arayacak enerjim olmadığından buradayız.. Çok merak edilen İran ise başka bahara kaldı yine..

Asya ile ormanda..

Evet Sofya'da en sık yaptığımız aktivite ormana gitmek. Aslında bulgarlar buraya park diyorlar ama bence parktan çok daha ötesi olduğu için orman daha anlamlı geliyor bana.. Hem içinde devasa ağaçların olduğu, bir ucundan girip diğer ucundan çıkmanın en az 45 dk. aldığı, el kadar mantarlar olan, bir sürü sincap'ın yaşadığı yer nasıl park olabilir ki.. Yani park dediğin iki kel ağacın yanında dekor gibi duran iki salıncak değil midir.. 

Üsküp de haftasonu..

Son iki aydır gitme niyetinde olduğumuz Üsküp için nihayet yola çıkıyoruz.

Sofya'dan 1 buçuk saat gittikten sonra sınır kapısından geçemeyince yine hayal kırıklığı oluyor benim için.. Oysa bu sefer sınıra kadar dayanmıştık. 

İnce işçiliği ile Alaca cami..

1438 yılında yapılan Cami'yi görmek için Tetovo'dayız.

İnce boyama işçiliği ile bugüne kadar Dünya'nın pek çok yerinde gördüğüm camilerden farklı geliyor bana Alaca cami. Daha gösterişli, daha renkli ve bakımlı.

Çiçekler açmış bahçesinde, üstelik çok çok temiz.

Gökyüzü bazen..

Gökyüzü bazen ciğerime doluyor.. 

Sofya da sonbahar..

Sofya'ya taşındığımızdan bu zamana en sık yaptığımız aktivite parka gitmek.