Özel bir çekirdeği yok ama yapımı biraz zahmetli. Sıradan kahve çekirdeklerinin dibekte dövülmesinden sonra gümgüm denilen cezvede yarım kilo kadar kahve kaynatılıp süzülüyormuş ve bu işlem bir kaç defa tekrarlanıyormuş. Elde edilen sıvı şişelenip ikram edilmeye hazır hale geliyormuş. Servisi yeniden ısıtılarak yapılır. Kahve yaparken 'yemenden mi geldi' diye nerede kaldı bu kahveler anlamına gelen yakınma da belki buradan geliyordur kim bilir? Zahmetli iş sonuçta..Bayramların geleneksel içeceği, özel günlerin ve misafirlerin karşılanmasına her zaman eşlik ediyormuş. Aslında Dhabi ve Dubai de gittiğimiz otellerde hurma ve mırra ile karşılandığımızda anlamıştık bunu.
Abu Dhabi deki ev sahibimiz ile çıktığımız akşam yemeğinden sonra kahveler neden bu kadar az ikram ediliyor sorum üzerinde sebebini ve birde kahvenin arap yarım adasındaki hikayesini anlattı. 'Mırranın hep acı olduğundan dolayı az ikram edildiği doğru değil aksine ikram sürekli devam ediyor ve güzel bir kıvamı var, az servis edilmesinin tek nedeni sıcak kalması istendiği için'.
Arap yarımadasının vazgeçilmesi, demlenerek hazırlanan kahve çeşitidir mırra. Servisi fincandan bile küçük bardaklarda yapılır ve ikram sürekli devam eder. Siz yeter demeden de servis bitmez. Mırranın buralardaki yeter deme biçimi ise elinizdeki küçük bardağı parmaklarınızın arasında sağa sola sallamanız.
Espressodan sonra en acı kahve diye bilinir ama iyi demlenmişse pek de acı değil. İçimi yumuşak, hoş aromalı ve mis kokuyor. Burada denediğim hiç bir mırra espresso gibi değildi, 3/4 bardak içilebiliyor. İkram edilen kahvenin kıvamı ve yoğunluğu konusunda oldukça hassaslar, kahve içildikten sonra nasıl olduğunu da sormadan geçmiyorlar :)
Hikaye özetle; Kahve kelime anlamı olarak Arapça da şarabın isimlerinden biri olduğu ve zevk verdiği için geçmişte İslam hukuku bilgini İmam Şafi tarafından bir dönem yasaklanmış daha sonra keyif verici madde ve alkol içermediği için oğulları tarafında yeniden serbest hale getirilmiş..
Kahvesiz kız istenmez, burada kız istemede aracı kahve gibi :) Oğlan babası kız evine gittiğinde kızın babası kendisine kahve sunup içmesi için buyur edermiş, baba kahveyi reddedip sesini çıkarmazmış, iki defa tekrarlanan durumdan sonra oğlan babası 'bunu içmem için soracağım soruya evet demen gerekir, oğlumun elinin kızının elini tutmasına razı mısın' diye sorup ve beklemeye başlarmış. Beklenen cümle asla evet olarak gelmez, baba kızını verecekse kahveyi içmesi için yeniden buyur eder, vermeyecekse ise buyur etmeden sohbete devam edermiş. O aşamadan sonra da en koyu sohbet 'kalın sağlıcaklardır'herhalde :))
Bu kadar kahve muhabbetine bir kahve iyi gider, afiyet olsun :))
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder