08 Aralık 2014

Varna da hayat..

Küçücük ve telaşsız bir kasaba gibi Varna. Nazım'ın Varna'sı.
Küçük olduğundan değil kasaba demem, sakinliğinden, sessizliğinden..
 Yoksa nüfusu  350 bin.
  Yaz aylarında Karadeniz'in İbizası dense de mevsim sonhabar ve durum böyle..


Şehir nasıl? Yemyeşil bir şehir karşıladı beni, ana caddesinden daracık sokaklarına, arka bahçesinden deniz kıyısına, şehirin bir başından son noktasına kadar yemyeşil.. 
Ama mevsim sonbahar, yeşil yapraklar bir ayda sonbahara yenik düştü, sarardı soldu.. Yapraklar döküldükçe kendimi sokaklarda buldum, öyle güzeldi ki.. Belediye işçileri süpürdükçe sokakları mutsuz oldum.. 
Sanki bir tane ağaç kesilmemiş de yerine hep dikilmiş dedirtecek kadar doğa şehrin kalbinde.. 

Bulgarlar mı? Bi kere görünen o ki tembeller, seçim olmuş, katılım oranı %43. İnsan geleceğine üşenmemeli değil mi? Hıı zaten ortada ne bir seçim mitingi, ne de afişi vardı o da ayrı.. 


Şirin bir görüntüsü olsa da sovyetlerden kalma bir soğukluk hala yok denmeyecek kadar hissediliyor. 
Özellikle orta yaşta ve şehrin genel silüetinde.. Asık suratlı ve şık yaşlılar, tek düze panel blok dedikleri binalar.. Hmm şıklık demişken; şıklıkları da yıllarca aç, açıkta kalırızdan, sovyetlerin izlerinin sonucu aslında..
 Yaş kemale erince yastık altındaki paralar çıkmış, iki dirhem bir çekirdek, döpiyesli nineler, takım elbiseli dedeler olmuşlar.. Dışarıdan pek soğuklar ama kendi içlerinde çok bağlılarmış dediklerine göre.. 

Yaz Varna'sı çok farklıymış aslında. Henüz görmedik, bildiklerim kulaktan dolma. Çılgın partiler, gece gündüz eğlence, plaj sohbetleri.. 
Karadeniz'in hırçın dalgalarının dövdüğü altın kum göz bebekleri.. 


Hava genellikle yağmurlu olduğundan yemyeşil, oksijeni bol, bol uyku yapan bir şehir üstelik.. Yazı ise sıcak, nemli ve tam denizlikmiş. O kadar rahatlarmış ki şehrin merkezinde bile bikini ile gezenleri bolmuş. 
Bu da pek iyi birşey değil aslında :))  Yazı dört gözle beklesemde bu soğukta bile taştan yontulmuşçasına selülitsiz ve mini mini etekli bayanları görünce mutsuz olmamakta mümkün değil! 

Dizayn konusunda başarılılar desem eminim haksızlık etmiş olmam. Ev arama sürecinde şık seçenekler bu düşüncemde kesinlikle etkili oldu.
 Ve tabii ki her yerde karşıma çıkan tasarım mağazaları, mobilyacılar, her biri ayrı konsept ile dekore edilmiş mekanlar. Şık ve zarifler üstelik. Taklitsiz ve yaratıcılar... 
Noterine gittim, devlet dairesi demezsin. Noterdeki dekorasyon bile tasarım, mekana has.


Tatlı ve kahve konusunda ise çok çok iyiler. Çılgınca kahveci olmalarından, sokak başı kahve otomatı olmasından ve ucuza satılmasından kahvedeki damak tatlarını anlamlandırıyorum ama tatlı konusunda bizi geçmelerine fena halde bozulmuş durumdayım! 
Özellikle kremalı tatlar, sütlü tatlılar yanağını daya uyu dedirtemez belki ama yemede koynunda taşı dedirteceği kesin. 

Ev bulmak büyük sıkıntı buralarda. Halkın %85i ev sahibi olduğundan öyle çok fazla konup göçende yok. Haliyle merkezde fazla kiralık ev de yok. 
Olanlar golden sand denen bölgede ama şehre yarım saat olduğundan ve yaz sezonu dışında in cin cirit attığından özellikle bizim gibi bebekli aileler için pek tercih sebebi değil. Yoksa ben de isterim oralarda komplekslerde orturayım hergün evim temizlensin değil mi? 
Merkez daha yaşanılası olduğundan bizim tercihimiz oldu. Merkeze 15dk yürüme mesafesi burası için oldukça ideal. 


Varna da hayat telaşsız, rahat. Trafiksiz. Tek korkum nüfusun %5'ini oluşturan Romen çingeneler. İnsanların birbirine olan güvensizliği, lüks sayılabilecek mağazalardaki ürünlerin reyonlara bağlı olmasının sebebi de kendileriymiş.
 İnsan ürküyor. Abu dhabi'deki rahatımızdan sonra hırsızlık konusunda çekincemiz büyük. Allah korusun. 

Bir de bu Bulgarların kağıt kürek işleri pek çok. Bir oturum vizesi çıkıcak aylar oldu bekliyoruz :) Bebeğimiz için istenen evraklara artık gülmeye başladık. 
Muvafakatname var yetmiyor, vize alabilir diye bizden ayrıca evrak istediler, bizim bebeğimiz olduğuna dair tr'deki kaymakamlıktan yeniden yazı istediler, nüfus müdürlüğünden alınan, emniyetten alınan evraklar ayrı, her birinin noter tastikli olması yetmedi bir de apostil istendi :) Herşey tamam ama vize hala yok :) Sabırla bekliyoruz. 
Allah'tan schengen ile 90 gün ülkede kalınabiliyor. Yoksa halimiz harap. Ama bir turist vizesi jet hızı ile çıkıyor o ayrı:) 


Hmm bir de sabit internete başvurdunuz mu aynı gün bağlanıyor :) O konuda pek seriler. 

Bana en garip gelen iki durumdan birisi su saatini okumak için banyo ve mutfak musluklarına bakmaları ve çevre yoluna çıkmadan önce arabaya çevreyolu pulu yapıştırma şartı oldu şimdiye kadar. Eminim kısa sürede yenileri de eklenecektir. 

Hmm bir de unutmadan bu ülkede taksitli satış yok. Bunun yerine mağazalar içinde banka görevlileri var. Taksitli bir satış istediğinizde bankadan aldığınız ürün fiyatı kadar %20 oranındaki fahiş rakamlarla kredi çekip ödeme yapıyorsunuz. 
Taksitleri de bankaya bu şekilde ödemiş oluyorsunuz. Kimsenin kimseye güveni olmayınca böyle bir yöntem geliştirmişler. Yasal tefecilik. 


Abu dhabi'yi keşfettikçe paylaşırken çok güzel geri dönüşler almıştım. Umarım Varna için de aynı olsun. Varna'da yaşamaya başlamadan önce de bir çok araştırma yapıp hiç bir bilgiye ulaşamamıştım üstelik. 
Gözlemlerim, keşiflerim ve deneyimlerimi yaşadıkça aktarmaya devam edicem. 
Dilerim faydalı olur :) 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder